Ani kur artışlarının önüne geçebilmek için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından hayata geçirilen Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması, Hazine’ye getirdiği yük ve sistemden çıkışları finanse edebilecek rezerv eksiğinin yaşanması nedeniyle Türkiye ekonomisinin bir numaralı sorunu haline gelmişti.
28 Mayıs sonrası göreve gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın koordineli çalışmaları ile uygulamanın tasfiye sürecine start verilirken, son olarak 25 Eylül’de getirilen kısıtlamaların ardından KKM’deki erime rekor seviyeye ulaştı.
YALNIZCA 3 HAFTADA 234 MİLYAR LİRA DÜŞÜŞ GÖSTERDİ
18 Ağustos tarihli BDDK raporunda KKM’de bulunan toplam para 3 trilyon 407 milyar 948 milyon lira ile tarihin en yüksek seviyesine ulaşırken, Resmi Gazete kararları ve bankalara gönderilen talimatlar ile başlayan kısıtlamalar KKM’de yeni bir düşüş trendinin yaşanmasına neden olmuştu.
9 haftadır kesintisiz şekilde çıkış veren Kur Korumalı Mevduat, özellikle Ekim ayında 75 milyar, 73 milyar ve son olarak 86 milyar TL azalarak en büyük düşüş serisini gerçekleştirdi. 21 Aralık 2021 tarihinde hayata geçirilen uygulama, seçim öncesi verilen birçok teşvik nedeniyle şişirilirken, 2024 yılının Ekim ayı bugüne kadar KKM’den en fazla para çıkışının yaşandığı ay olarak kayıtlara geçti.
UYGULAMA 2024 YILINDA SON BULACAK
İlk aşamada bir yıl süre ile getirilen sistem, 2023 yılının Aralık ayında alınan karar ile uzatılmıştı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kur Korumalı Mevduat’ın bir realite olduğunu belirterek, bir yıl süreyle daha uzatılacağını ve 2024 yılının sonlarına doğru sistemdeki tüm paranın sıfırlanacağını belirtti.
Uygulama, Türk lirası cinsinden eridiği gibi, sistemdeki paranın dolar karşılığı da günden güne azalış gösteriyor. 139 milyar dolardan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun bugünkü raporuna göre 113 milyar dolara kadar düşüş gösteren havuzda, çıkışların bir kısmının yeniden döviz tevdiat hesaplarına gittiği düşünülse de, ekonomistlere göre yaşanan düşüşün önemli bir nedeni TL mevduat faizlerinde yaşanan artışlar.
KKM’DEN ÇIKANA MEVDUAT FAİZİ DAHA FAZLA VERİLECEK
Özellikle 25 Eylül’de TL dönüşümlü KKM hesaplarına verilen asgari faiz zorunluluğunun kaldırılmasıyla başlayan düşüş trendi, bankaların dövizden dönüşümlü KKM hesaplarına teklif ettiği rekor seviyede mevduat faizleri ile iyice hızlanmış durumda.
1 milyon liranın üzerinde bakiye olan ve bu parayı KKM’den TL mevduata taşımayı kabul eden vatandaşlar, halihazırda normal vatandaşlara sunulan yüzde 40-45 arasındaki mevduat faizlerinin çok üzerinde teklifler alıyor.
Özellikle birçok özel banka, dövizden dönüşümlü KKM’ler için yüzde 55’e varan TL mevduat faizi sunarken, dolar kurunda yaşanan küçük çaplı yükselişler karşısında daha büyük getiri sağlamak isteyen yatırımcılar yavaş yavaş yönünü Türk lirasına çevirmekte.
YENİ BİR DOLAR KRİZİNE NEDEN OLABİLİR Mİ?
KKM için ilk aşamada ekonomistlerin endişesi, uygulamanın tasfiyesi sürecinde ani bir çıkış patlaması yaşanabileceği yönündeydi. Ancak yetkililerin kademeli çıkışa yönlendirecek adımları ve çıkışların döviz tevdiat hesaplarına yönelmesini engellemek için atılan TL mevduat adımları, uygulamanın çok küçük bir bölümünün dövize yönelmesine neden oldu.
İlerleyen aylarda Türkiye’de herhangi bir kur şoku yaşanmaması, beklentilerin üzerinde bir ekonomik sorunun ortaya çıkmaması halinde KKM’deki çıkışların herhangi bir kur krizini tetiklemesi beklenmiyor. Ancak döviz talebini ortaya çıkarabilecek her adım, sistemde halihazırda 3 trilyon liranın üzerinde bulunan paranın önemli bir kısmını yeniden döviz hesaplarına yöneltebilir.
TCMB’nin rezerv eksikliği, KKM’de ani yaşanacak bir çıkışı finanse edebilmek için yeterli durumda değil. Bu nedenle, uygulamadan kontrolsüz çıkışların gerçekleşmesi halinde Türkiye’de yeni bir kur krizi yaşanma ihtimali bulunmakta.
İktisatçılar, yaşanan parçalı azalmaların gün geçtikçe bu ihtimali düşürdüğüne dikkat çekerken, şu anda Türkiye’nin aylar öncesinde beklenen döviz krizi yaşamasından giderek uzaklaştığını ifade etmekte.